7 research outputs found

    User-generated and brand-generated content as indicators of university brand personality and business strategy

    Get PDF
    The rising competition and social media usage increased the importance of university brand personality and strategic marketing in higher education. This study explores the interrelationships between brand-generated content (BGC) and user-generated content (UGC) on social media and universities’ competitive strategy and brand personality. BGC that included four universities’ tweets and UGC that consisted of consumer comments were analyzed by content and correspondence analysis in R programming language. The findings indicated that BGC was in alignment with universities’ generic strategies. BGC-UGC dispersions across brand personality were in alignment for the differentiator university, while there was a mismatch between BGC and UGC for low-cost universities. The differentiator university was associated with being prestigious, cosmopolitan, and conscientious, while the low-cost universities were associated with sincerity. The findings supported the applicability of generic business strategies to the higher education context and showed the strategic link between brand personality and the pursued generic strategy.WOS:000777927300001Scopus - Affiliation ID: 60105072Social Sciences Citation IndexQ2 - Q3Article; Early AccessUluslararası işbirliği ile yapılmayan - HAYIRApril2022YÖK - 2021-22Nisa

    A Comprehensive Review of the Novel Weighting Methods for Multi-Criteria Decision-Making

    Get PDF
    In the realm of multi-criteria decision-making (MCDM) problems, the selection of a weighting method holds a critical role. Researchers from diverse fields have consistently employed MCDM techniques, utilizing both traditional and novel methods to enhance the discipline. Acknowledging the significance of staying abreast of such methodological developments, this study endeavors to contribute to the field through a comprehensive review of several novel weighting-based methods: CILOS, IDOCRIW, FUCOM, LBWA, SAPEVO-M, and MEREC. Each method is scrutinized in terms of its characteristics and steps while also drawing upon publications extracted from the Web of Science (WoS) and Scopus databases. Through bibliometric and content analyses, this study delves into the trend, research components (sources, authors, countries, and affiliations), application areas, fuzzy implementations, hybrid studies (use of other weighting and/or ranking methods), and application tools for these methods. The findings of this review offer an insightful portrayal of the applications of each novel weighting method, thereby contributing valuable knowledge for researchers and practitioners within the field of MCDM.WOS:0009972313000012-s2.0-85160203389Emerging Sources Citation IndexarticleUluslararası işbirliği ile yapılan - EVETHaziran2023YÖK - 2022-2

    Sosyal medya etkinliğinin ölçümü: Firmaların Twitter kullanımına ilişkin bir inceleme

    Get PDF
    Bu çalışmanın amacı farklı sektörlerde faaliyet gösteren lider rakip firmaların sosyal medya etkinliklerinin ölçülmesidir. Bu kapsamda, 2018 Şubat ayı boyunca Twitter kullanıcılarının kozmetik, pazaryeri ve elektronik sektöründe faaliyet gösteren rakip firmalar hakkında yaptıkları paylaşımlar ve bu firmaların kurumsal Twitter hesaplarından yapmış oldukları paylaşımlar Sosyal Medya Madenciliği yöntemi ile analiz edilmiştir. Firmalar hakkındaki tweet sayısı, tweet değeri (olumlu, olumsuz, nötr), takipçi kazanımı, yanıt sayısı, retweet sayısı ve beğeni sayısı başlıklarından oluşan Twitter etkinliğinin ölçüm kriterleri ele alınarak bir başarı sıralaması yapılmış ve en başarılı firmanın kozmetik, en düşük sıralamaya sahip firmanın ise elektronik sektöründen olduğu tespit edilmiştir. Tweet değerini saptayabilmek için Duygu Analizi gerçekleştirilmiştir ve olumlu tweet oranının kozmetik firmaları için daha fazla olduğu sonucuna ulaşılmıştır.TR - Dizi

    Sosyal medya madenciliği ile firmaların twitter verilerinin incelenmesi

    Get PDF
    Bu çalışma, farklı sektörlerde faaliyet gösteren rakip firmaların Twitter verilerini analiz ederek, firmaların Twitter verilerinin firmalara göre anlamlı bir uyum gösterip göstermediğinin tespit edilmesini, firmaların Twitter’da paylaştıkları içeriklerin kümelenmesini ve hangi içerik kümesinin en fazla etkileşime yol açtığının belirlenmesini amaçlamaktadır. Bu kapsamda, 2017 yılı boyunca kozmetik, elektronik ve pazaryeri sektörlerinde faaliyet gösteren rakip firmalar tarafından paylaşılan Twitter verileri, Sosyal Medya Madenciliği süreci izlenerek analiz edilmiştir. Firmaların Twitter verilerinin firmalara göre anlamlı bir uyum gösterip göstermediği Uygunluk Analizi ile tespit edilmiştir. Firmaların Twitter paylaşımları ise Metin Madenciliği ön işleme metotlarından faydalanılarak “Özel Teklif”, “Yarışma & Etkinlik”, “Ürün”, “Sosyal”, “Destek & Geri Bildirim” ve “Özel Etkileşim” kategori başlıklarıyla kümelenmiştir. Firmaların elde ettikleri etkileşimlerin büyük bir çoğunluğunun azınlıktaki paylaşımlardan gelmesi sebebi ile hangi içerik kümesinin en fazla etkileşime yol açtığı Pareto İlkesi yardımı ile belirlenmiştir.TR - Dizi

    YENİ BİR VERİ KAYNAĞI OLARAK GOOGLE TRENDS: GELECEK YÖNELİMİ ENDEKSİ İLE İLGİLİ BİR DEĞERLENDİRME / Google Trends As A New Data Source: An Evaluation Of The Future Orientation Index

    No full text
    Web 2.0 ile birlikte oluşan etkileşimli ortam, yeni veri kaynaklarını beraberinde getirmiştir. Bu yeni veri kaynaklarından biri, Google arama motorunda yapılan sorgulara erişimi sağlayan Google Trends platformudur. Bu çalışmada, internet kullanıcılarının gelecek yıl hakkında geçmiş yıldan daha fazla bilgi arama derecesini ölçme amacı ile geliştirilen Gelecek Yönelimi Endeksi ele alınmıştır. Endeksi geliştiren araştırmacılar, bu endeks ile ekonomik veya sosyal göstergeler arasında saptanan anlamlı korelasyonları, ülkelerin gelişmişlik düzeyleri ile yapılan Google sorguları arasındaki olası bir ilişki şeklinde yorumlamıştır. Bu bağlamda, bu endeks ile İnsani Gelişme Endeksi arasındaki ilişki 2017 ve 2018 yılları için incelenmiştir. Gerçekleştirilen korelasyon analizi bulgularında, Gelecek Yönelimi Endeksi ile İnsani Gelişme Endeksi arasında, geçmiş çalışmaları destekleyici şekilde, anlamlı ve pozitif yönlü bir ilişki saptanmıştır

    YENİ BİR VERİ KAYNAĞI OLARAK GOOGLE TRENDS: GELECEK YÖNELİMİ ENDEKSİ İLE İLGİLİ BİR DEĞERLENDİRME / Google Trends As A New Data Source: An Evaluation Of The Future Orientation Index

    No full text
    Web 2.0 ile birlikte oluşan etkileşimli ortam, yeni veri kaynaklarını beraberinde getirmiştir. Bu yeni veri kaynaklarından biri, Google arama motorunda yapılan sorgulara erişimi sağlayan Google Trends platformudur. Bu çalışmada, internet kullanıcılarının gelecek yıl hakkında geçmiş yıldan daha fazla bilgi arama derecesini ölçme amacı ile geliştirilen Gelecek Yönelimi Endeksi ele alınmıştır. Endeksi geliştiren araştırmacılar, bu endeks ile ekonomik veya sosyal göstergeler arasında saptanan anlamlı korelasyonları, ülkelerin gelişmişlik düzeyleri ile yapılan Google sorguları arasındaki olası bir ilişki şeklinde yorumlamıştır. Bu bağlamda, bu endeks ile İnsani Gelişme Endeksi arasındaki ilişki 2017 ve 2018 yılları için incelenmiştir. Gerçekleştirilen korelasyon analizi bulgularında, Gelecek Yönelimi Endeksi ile İnsani Gelişme Endeksi arasında, geçmiş çalışmaları destekleyici şekilde, anlamlı ve pozitif yönlü bir ilişki saptanmıştır

    Technological and socio-spatial transformation: The smart factory in Turkey

    No full text
    Üretim alanında yaşanan teknolojik gelişmeler geçmişten günümüze sosyal ve ekonomik hayatı da derinden etkilemiştir. Dördüncü endüstri devrimi de bu bağlamda bugünümüzü ve yarınımızı yadsınamaz bir şekilde değiştirmektedir. Endüstri 4.0 kavramı, ilk kez 2011 yılında Almanya tarafından birçok yeni teknolojiyi bir araya getiren ekonomik ve politik strateji planıdır. Bu doğrultuda diğer ülkelerde farklı tanımlamalarla da olsa kendi ulusal planlarını açıklamışlardır. Bu çalışmada, dördüncü endüstri devrimi ve yaşanmış endüstri devrimlerinin karşılaştırmalı olarak yorumlanması ve alt bileşenleri açıklanması bulunmaktadır. Bir diğer ele alınan husus ise, yeni teknolojilerin günümüz dünyasını ve geleceği şekillendiren sosyo-mekansal değişikliklerin olumlu ve olumsuz sonuçları ortaya koyulmaya çalışılmıştır. Bu çalışmanın amacı, Endüstri 4.0 kavramı altında konuşulan yeni teknolojilerin Türkiye'de akıllı fabrikalar özelinde yaşanan sosyo-mekansal dönüşümü anlamaya çalışmaktır. Fabrikaların mevcut durumunun ve gelecek beklentilerinin ne olduğuna dair genel bir çerçeve çizilmeye çalışılmıştır. Bu doğrultuda çeşitli fabrika ve sektörden katılımcıyla yapılan görüşmelere ek olarak medya üzerinde öne çıkan sektör liderlerinin de medya okuması yapılarak genel söylemler ortaya koyulmaya çalışılmıştır. Katılımcılar Endüstri 4.0'a geçişi gerekli görmüş, fakat yeni teknolojileri işletmelere entegre etmede mevcut bilgi, bilişim, iletişim altyapılarının yeterli olmadığını belirtmişlerdir.Technological developments in the field of production have also deeply affected the social and economic life. In this context, the fourth industrial revolution has been transforming both the present and future of humankind incontrovertibly. The notion of Industry 4.0 first coined by Germany in 2011 and widely used since then to indicate the economic and political strategy plans that brings together many new and diverse technologies. In this study, a comparative interpretation and explanation of the fourth industrial revolution as well as the previous ones will be explored. This study is also concerned with positive and negative consequences of the socio-spatial changes with regard to novel technologies. The aim of this study is to explore the socio-spatial transformations of factory in Turkey in line with the notions of smart factory and Industry 4.0. To this end, an overall framework on the current situation of factories and their future prospects are presented on the basis of the semi-structured interviews carried out with the representatives of various factories and sectors. In addition to the interviews, a discourse analysis of some significant figures of the sector in the media are presented to help with the analysis of the interviews. As a conclusion, the participants of this study expressed that a transition to Industry 4.0 is necessary, however, they also pointed out that current knowledge, IT and communication infrastructures are insufficient
    corecore